Ana Sayfa
3.Say� �ns�z
3.Say� ��indekiler
2.Say�daki Yazarlar
�lanlar & Duyurular
Tan�t�mlar & Konferanslar
MP3 format�nda
 
Sitede Yaz�lar�n�z�n Yay�nlanmasini �stiyor musunuz?
Bas�nda T�rk �slam Birli�i
 

Sosyal Darwinizmin Getirdi�i B�y�k Bela: Ahlaki ��k�nt�

Ahlaki ��r�meyi meydana getiren en b�y�k etkenlerden biri de, insan� Allah'�n kulu olarak de�il, tesad�fen ortaya ��km�� bencil bir hayvan olarak tan�mlayan Darwinist ideolojidir.
Ahlaki dejenerasyonda s�rekli art��; birka� ku�ak �nce yasaklanan, onaylanmayan davran��lar�n zaman i�inde kabul g�rmeye ba�lamas�, hatta bir s�re sonra �zenilen, yayg�nca uygulanmas� �o�u insan�n fark etmedi�i ama son derece �nemli bir sorundur.

Toplum i�inde sald�rganl���n, sahtek�rl���n artmas�, e�lerin birbirlerini kolayca aldatabilmeleri, bo�anmalar�n artmas�, yak�n zamana kadar ahlaks�zl�k olarak bilinen ya�am �ekillerinin ve davran��lar�n "farkl� se�im", "marjinallik" ad� alt�nda s�zde me�ru g�r�l�p yayg�nla�mas�, uyu�turucu ve alkol ba��ml�l���nda ciddi bir art�� olmas�, soygun, doland�r�c�l�k, yankesicilik gibi olaylar�n say�s�n�n artmas�, insanlar�n daha kolay cinayet i�ler hale gelmeleri, insanlar�n birbirlerine sevgi ve sayg�lar�n�n kalmamas�, dedikodunun yayg�nla�mas�, ahlaki dejenerasyonun ortaya ��k�� �ekillerinden sadece birka��d�r. �zellikle baz� Bat�l� �lkelerin i�inde bulundu�u durum, s�z konusu dejenerasyonun ne derece tehlikeli oldu�unu a��k�a g�stermektedir.

Bu olumsuzluklar�n k�keninde, insanlar�n ni�in var olduklar� sorusuna verdikleri yanl�� cevaplar yatmaktad�r. �nsan ger�ekte, kendisini yoktan yaratm�� olan Y�ce Allah'� tan�mak i�in vard�r. �nsan�n kalbi, ancak Allah'� anarak huzur bulur; Allah "... Haberiniz olsun; kalpler yaln�zca Allah'�n zikriyle mutmain olur" (Rad Suresi, 28) buyurmu�tur.

�nsana d�nya �zerinde mutluluk ve huzur verecek olan ya�am bi�imi de, Allah'�n insanlara ya�amalar�n� emretti�i din ahlak�d�r.

��te bu ger�e�in g�z ard� edilmesi, ahlaki dejenerasyon meydana getirmekte, bu da mutsuz, �mitsiz, depresif insanlar olu�turmaktad�r. Bu ahlaki ��r�meyi meydana getiren en b�y�k etkenlerden biri de, insan� Allah'�n kulu olarak de�il, tesad�fen ortaya ��km�� bencil bir hayvan olarak tan�mlayan Darwinist ideolojidir. Bu bilim ve ak�l d��� iddiaya g�re, insan�n, hayvanlardan farkl� kanunlara ve ahlaki de�erlere sahip olmas� beklenmemelidir. Hayat bir m�cadele yeridir ve insan hayatta kalabilmek ve ba�ar�l� olabilmek i�in di�er insanlarla k�yas�ya m�cadele etmeli, ac�mas�z olmal�d�r. Bu ise g�zel ahlaka dair �zelliklerin hi�e say�lmas� demektir. California Berkeley �niversitesi profes�r� Phillip E. Johnson, Defeating Darwinism (Darwinizmi Yenmek) adl� kitab�nda, 1960'l� y�llardan itibaren, dini inan�lar�n zay�flamas� ve materyalist d�nya g�r���n�n hakim olmas�yla, toplum hayat�nda ortaya ��kan olumsuzluklardan ��yle s�z etmektedir:

"1960'lar�n ikinci Amerikan Ba��ms�zl�k Bildirgesi'ni olu�turdu�unu s�ylemek neredeyse do�ru olacakt�r; bu baz� insanlar�n Allah'tan kopup ayr�lmalar�n�n bildirgesidir. Bu t�r bir bildirimin arkas�ndan �ok daha ileri boyutlarda ahlaki ve hukuki sorunlar do�mas� beklenmelidir, ger�ekten de b�yle oldu..." 1

Michael Denton ise, 20. y�zy�la damgas�n� vuran belalar�n Darwinizm g�z �n�nde bulundurulmadan de�erlendirilemeyece�ini belirtir ve ��yle der:

"Darwinist devrim olmadan yirminci y�zy�l anla��lamaz. Son seksen y�l i�inde d�nyay� etkisi alt�na alan negatif sosyal ve politik ak�mlar, Darwinizmin entelekt�el yapt�r�m� olmaks�z�n ger�ekle�emezdi. On dokuzuncu y�zy�lda giderek artan sek�ler bak�� a��s�n�n, ba�lang��ta evrimin kabul�n� kolayla�t�rd���n� s�ylerken, g�n�m�zde yirminci y�zy�l�n agnostik (bilinemezci) ve ��pheci bak�� a��s�ndan, b�y�k olas�l�kla her�eyden �ok Darwinizmin sorumlu oldu�unu hat�rlamak yerinde olacakt�r. Bir zamanlar materyalizmin sonucu olan (teori), g�n�m�zde onun dayanak noktas� halini alm��t�r." 2

Bu noktada, Darwinizmin ahlaki dejenerasyona zemin haz�rlayan iddialar�n�n maddeler halinde incelenmesi yerinde olacakt�r;

"Hayat M�cadelesi" Yalan�n�n Getirdi�i K�t� Ahlak

Daha �nce de belirtti�imiz gibi Darwinizmin en temel yan�lg�lar�ndan biri, "hayat m�cadelesi" ve "g��l� olan�n hayatta kalmas�" ifadeleriyle �zetlenen iddiad�r. Evrimcilerin ger�ek d��� iddialar�na g�re, hayat, insan dahil t�m canl�lar i�in bir m�cadele, kavga ve rekabet yeridir. B�yle bir d�nyada sevgi, sayg�, i� birli�i, fedak�rl�k gibi g�zel ahlak �zelliklerine yer yoktur. Charles Darwin, �nsan�n T�reyi�i adl� kitab�nda insan�n bug�nk� konumuna m�cadele ile geldi�i ve ilerlemek i�in m�cadeleye devam etmesinin �art oldu�u, hi�bir kanun ile bu ilerlemenin durdurulmamas� gerekti�i yalan�n� �ne s�rm��t�r:

"�nsano�lu, di�er t�m hayvanlar gibi, g�n�m�zdeki y�ksek durumuna ��phesiz ki h�zl� �remesinin sonucunda ya�am m�cadelesi vererek gelmi�tir ve e�er daha y�kse�e do�ru ilerleyecekse, zorlu bir m�cadelenin i�inde yer almas� gerekmektedir. Aksi takdirde, k�sa s�re i�inde uyu�uklu�a kap�lacak ve daha y�ksek yeteneklere sahip olan insanlar bu sava�ta yeterince ba�ar�l� olamayacaklard�r. Bundan dolay�, do�al artma oran�m�z hi�bir y�ntem ile yok edilmemelidir. Bu bizi �e�itli k�t�l�klere y�nlendirse de. T�m insanlar i�in a��k rekabet olmal�d�r." 3

Evrimcilerin ger�ek d��� iddialar�na g�re, hayat, insan dahil t�m canl�lar i�in bir m�cadele, kavga ve rekabet yeridir. B�yle bir d�nyada sevgi, sayg�, i� birli�i, fedak�rl�k gibi g�zel ahlak �zelliklerine yer yoktur.
Darwinizmin getirdi�i karanl�k d�nyada �nemli olan, bir insan�n hayat� boyunca k�yas�ya bir m�cadele i�inde olmas�d�r. Oysa bu ne bilimsel ge�erlili�i olan ne de akla ve mant��a uygun olan bir iddiad�r. Bu tehlikeli telkinlerin uygulamaya ge�irilmesiyle meydana gelecek ortamda d�r�stl�k, kahramanl�k, fedak�rl�k, sadakat yerine; sahtek�rl�k, egoistlik, yalanc�l�k, vefas�zl�k gibi �zellikler ge�erli olacakt�r ve ancak bu k�t� �zelliklere sahip olanlar kazanacakt�r. Darwinizmin bu �arp�k d�nya ve ahlak anlay���n�n dayand�r�ld��� temeller evrimciler taraf�ndan sat�r aralar�nda s�k s�k dile getirilmekte ve insanlara telkin edilmektedir.

�rne�in Yale �niversitesi'nden biyoloji doktoru Lorraine Lee Larison Cudmore, "The Center of Life" (Hayat�n Merkezi) adl� bir makalesinde evrimci hayat g�r���nde merhamet ve ac�maya yerolmad���n� a��k�a itiraf etmektedir:

"Evrim, sert ve ka��n�lmazd�r. Merhamete veya d�r�st bir m�cadeleye yer yoktur. �ok fazla organizma do�ar, bu y�zden de, bunlar�n bir�o�unun �lmesi gerekecektir. �nemli olan, ayr�lan bir sonraki ki�iden daha �ok sizin genlerinizi ta��yan �ocuk b�rak�p b�rakmad���n�zd�r." 4

Irk��l�k, vah�i kapitalizm, �jeni gibi Sosyal Darwinizmin g��lendirdi�i sapk�n ve tehlikeli d���nce ve uygulamalar�n hepsi, Darwinizmin hayatta kalma m�cadelesi ve g��l� olan ya�ar yan�lg�lar�n�n birer sonucudurlar. Oysa hayat bir m�cadele yeri de�ildir. �nsan�n tek m�cadelesi kendi nefsiyle ve di�er k�t�l�klerle olmal�d�r. �nsan kendi ki�ili�indeki ve �evresindeki k�t�l�klerle m�cadele ederek hem kendinde hem de insanlar aras�nda sevgi, merhamet, �efkat, bar��, g�ven, sayg�, sadakat, ne�e, huzur gibi g�zellikleri hakim etmeye �al��mal�d�r. Allah'�n ho�nut oldu�u ve insanlar i�in se�ti�i din ahlak� da bunu gerektirmektedir.

�nsan Hayat�na De�er Vermeme

Darwinizmin "hayat m�cadelesi" dogmas� ve insanlar�n birer hayvan olduklar� yalan�, uygulamaya konuldu�unda, insan hayat� de�ersizle�ir. Herhangi bir sebeple insan �ld�rmek, bir insan� a�l��a, �l�me terk etmek, sava� ��karmak, katliam yapmak, ter�r eylemi ger�ekle�tirmek, ak�l hastas�, �z�rl� oldu�u veya ba�ka bir �rktan oldu�u i�in insanlar� yok etmek, "makul" ve kolay hale gelir.

Bu sapk�n mant��a uyarak insan hayat�na de�er vermeyenlerden biri, Amerikal� sosyal Darwinist Profes�r E. A. Ross'tur. Ross'un �arp�k iddialar�na g�re, "H�ristiyanl���n ortaya att��� toplumsal yard�mla�ma ve hay�rseverlik k�lt�, gerizekal�lar�n ve aptallar�n �remelerine ve �o�almalar�na yarayan koruyucu bir kalkan�n geli�mesine" neden olmu�tur. Ve yine Ross'a g�re, "Devlet, sakatlar�, �rne�in sa��r dilsizleri koruma alt�na almakta, sonra da bunlar �reyerek sakat bir �rk olu�turmakta"d�r. T�m bunlara s�zde do�al evrimsel geli�meyi engelledikleri i�in kar�� ��kan Ross'a g�re, "d�nyay� d�zeltmenin yeg�ne yolu, t�m aptallar�, beceriksizleri ve sakatlar�" kendi hallerine b�rakarak, do�al seleksiyon s�reci i�inde ay�klanmalar�n� beklemektir.

Herkesin birbirini ruh ve ak�l sahibi, de�erli, �nemli insanlar olarak g�rd��� bir toplumun bar��, huzur, g�venlik, sevgi ve sayg� ile dolaca�� a��k bir ger�ektir.
Bunun ne kadar ac�mas�z bir d���nce oldu�u a��k�a ortadad�r. �nsan vicdan sahibi bir varl�kt�r ve vicdan� zay�flar�, d��k�nleri, fakirleri, muhta�lar� korumas�n� emreder. Aksi takdirde, e�er insan "insan gibi d���nme" yetene�ini yitirirse, bu kez ger�ekten hayvandan daha a�a�� bir konuma gelir. ��nk� hayvanlar aras�nda dahi b�y�k bir dayan��ma ve yard�mla�ma vard�r.

Princeton �niversitesi'nde biyoetik profes�r� olan evrimsel psikolog Peter Singer, ciddi fiziksel sakatl��� olan insanlar�n ya�ama de�er g�r�lmemeleri gerekti�ini s�yleyecek kadar ileri gitmi�tir. Bu zalimli�ini de �u ac�mas�z s�zleri ile ifade etmi�tir: "E�er ciddi �ekilde sakat bir insan �ocu�unu insan olmayan bir hayvanla �rne�in k�pek veya domuzla k�yaslarsak... insan olmayan�n her zaman daha �st�n �zellikleri oldu�unu g�r�r�z... Sadece insan �ocu�un Homo sapiens t�r�ne ait olmas� ger�e�i, bu �ocu�un bir domuzdan veya k�pekten daha farkl� muamele g�rmesine neden olur. Ancak t�r�n bir �yesi olmak tek ba��na ahlakla ilgili de�ildir." 5

Right To Die Society (�lme Hakk� Cemiyeti) eski ba�kan� Joseph Fletcher da, zihinsel �z�rl�ler i�in benzer iddialarda bulunmaktad�r:

"En d���k d�zeyde zekaya ya da zihinsel yetene�e sahip olmayan ki�iler, ka� organ� �al���rsa �al��s�n, her ne kadar ya�am fonksiyonlar� otomatik olarak yerine gelirse gelsin, insan de�ildirler..." 6

Yeni do�an bebeklerin �ld�r�lmesi ise, insan hayat�na de�er vermeyen Darwinizmin makul g�rd��� ac�mas�z, vah�i uygulamalardan bir di�eridir. Darwinizm, e�er yeni do�an bebe�e bakmak o anne baba i�in g��l�k ise, onlar� hayat m�cadelesinde geriletecekse, evrimsel a��dan bu bebe�in �ld�r�lmesinin gerekli oldu�unu ileri s�rebilecek kadar vicdans�zca bir d���nceyi savunmaktad�r. �rne�in Darwin, yeni do�an bebeklerin �ld�r�lmesinin hayvanlarda s�k�a g�r�ld���n� ve bunun n�fus kontrol�nde �nemli bir fakt�r oldu�unu iddia etmi�tir. Evrimci Barbara Burke, Science dergisindeki bir yaz�s�nda bu konu hakk�nda ��yle der:

"Baz� hayvan t�rleri i�erisinde, �ocuk �ld�rme do�al bir davran�� olarak g�r�l�r. Bu, insanlar i�in de, primat atalar�m�zdan kalma bir �zellik olarak do�al g�r�lebilir mi?..." 7

Haeckel gibi Darwinistler ise, intihar� te�vik etmi�ler, hayat�n dayan�lmaz oldu�unu d���nenlerin, intihar ederek hayatlar�n� sona erdirme hakk�na sahip olduklar�n� iddia etmi�lerdir. Ancak Allah, insanlara canlar�na k�ymay� haram k�lm�t�r. Oysa Kuran ahlak�nda insanlar birbirlerini �ok de�erli ve �nemli g�r�rler ve birbirleri i�in fedakarl�klarda bulunurlar. Bir M�min, kendi ihtiyac� olsa dahi, yeme�ini di�erine verir:

"Kendileri, ona duyduklar� sevgiye ra�men yeme�i, yoksula, yetime ve esire yedirirler." (�nsan Suresi, 8)

M�sl�manlar yoksullar� ve yetimleri korumakla, onlar�n mallar�n� adaletle onlara vermekle, yolda kalm��lara yard�m etmekle, zay�f b�rak�lm�� kad�nlar�, erkekleri, �ocuklar� ve ya�l�lar� korumakla y�k�ml�d�rler. Allah, bir ayette anne babaya "�f" bile denmemesini emretmi� (�sra Suresi, 23) ve b�t�n insanlara birbirlerine s�z�n en g�zelini s�ylemelerini buyurmu�tur. (�sra Suresi, 53) Bir ba�ka ayette ise Allah "... Kim bir nefsi, bir ba�ka nefse ya da yery�z�ndeki bir fesada kar��l�k olmaks�z�n (haks�z yere) �ld�r�rse, sanki b�t�n insanlar� �ld�rm�� gibi olur. Kim de onu (�ld�r�lmesine engel olarak) diriltirse, b�t�n insanlar� diriltmi� gibi olur..." ( Maide Suresi, 32) buyurmaktad�r.

Herkesin birbirini ruh ve ak�l sahibi, de�erli, �nemli insanlar olarak g�rd��� bir toplumun bar��, huzur, g�venlik, sevgi ve sayg� ile dolaca�� a��k bir ger�ektir.

Darwinizmin �nsanlara Sundu�u Ama�s�z ve Karamsar Ya�am Modeli

Darwinistler'e ve materyalistlere g�re t�m evren, insanlar da dahil olmak �zere kaosun ve rastlant�lar�n eseridir. Bu anlay���n toplumlara telkin edilmesiyle, ba��bo� oldu�unu zanneden, sorumsuz insanlar olu�ur.

Amac� olmayan bir insan ise d���nmez, kendisini geli�tirmeyi hedef edinmez; umursuzdur, alayc�d�r, vurdumduymazd�r, hi�bir �eyden etkilenmez, vicdan�n� kullanmaz, hi�bir s�n�r ve kural tan�maz. Sahip oldu�u hi�bir erdem ve g�zellik olmaz. O da kendi sapk�n anlay���na g�re, besinini bulabilmeli, �reyebilmeli, baz� ihtiya�lar�n� kar��lad�ktan sonra, m�mk�n oldu�unca zevk ve e�lencesine bakarak, �l�m� beklemelidir. Bu hayvanlar aleminin ya�ant�s�n�n insana uyarlanm�� bir versiyonudur. Dikkat edilirse her ne kadar insanlar�n b�y�k bir b�l�m� Darwinizmin detaylar�n� bilmese de, Darwinistler'in insanlar i�in �ng�rd�kleri bu hayat� ya�amaktad�rlar.

Bu insanlar ama�s�z ve yokolup gidecek bir hayat� ya��yor olmaktan dolay� m�thi� bir karamsarl��a, k�t�mserli�e ve �mitsizli�e kap�l�rlar. �l�mle birlikte her�eyin yok olaca��n� d���nmek bu insanlar�n i�lerine kapanmalar�na, mutsuz olmalar�na neden olur. �ntiharlar�n, psikolojik sorunlar�n, depresyonlar�n ard�nda yatan nedenlerden biri de Darwinist b�y�n�n insanlar�n psikolojileri �zerindeki bu olumsuz etkileridir.

Bunun bir �rne�ini, g�n�m�z�n en ate�li evrim savunucular�ndan Richard Dawkins a��klamaktad�r. Dawkins, insanlar�n bir gen makinas� olduklar�n� ve varolu�lar�n�n tek amac�n�n bu genleri bir sonraki nesle aktarmak oldu�unu iddia eder. Dawkins'e g�re ne evrenin ne de insan�n varolu�unun ba�ka bir amac� yoktur. T�m evren ve insanlar rastlant�lar�n ve kaosun �r�n�d�rler. B�yle bir iddiaya kanan insanlar ise, kolayl�kla �mitsizli�e ve karamsarl��a kap�labilmektedirler. Hayat�n�n tek amac�n�n genlerini aktarmak oldu�una inanan, �l�mle birlikte her�eyin yokolup gidece�ini, d�nyada yapt�klar�n�n hi�bir anlam� olmad���n�, dostluklar�n, sevginin, iyiliklerin, g�zelliklerin ge�ici olaca��n� zanneden bir insan ya�am�n ama�s�z ve gereksiz oldu�unu d���necek ve hi�bir �eyden zevk alamayacakt�r. Nitekim Dawkins, Unweaving The Rainbow isimli kitab�n�n �ns�z�nde, insan hayat�n�n amac�na dair iddias�n�n insanlar �zerinde olu�turdu�u olumsuz ve karamsar tesiri ��yle itiraf eder:

"�lk kitab�m�n yay�mc�s�, kitab� okuduktan sonra, verdi�i so�uk ve kasvetli mesajdan �ok bunald���n� ve �� gece boyunca uyuyamad���n� itiraf etti. Baz�lar� da bana sabahlar� uyanmaya nas�l katlanabildi�imi soruyor. Uzak bir �lkeden bir ��retmen ise bana sitem dolu bir mektup g�nderdi. Mektubunda, ayn� kitab� okuyan bir ��rencisinin kendisine g�zya�lar� i�inde geldi�ini ve hayat�n bo� ve ama�s�z oldu�u d���ncesinin onu olumsuz y�nde etkiledi�ini yaz�yordu. ��retmen, di�erlerinin de ayn� "hi�lik karamsarl���"ndan etkilenmemeleri i�in, ��rencisine kitab� ba�kalar�na g�stermemesini tavsiye etmi�.

Bu t�r su�lamalar yayg�nd�r ancak bilimadamlar� bunlar�n �stesinden kolayl�kla gelirler. Meslekta��m Peter Atkins, The Second Law (1984) isimli kitab�na ��yle ba�lar:

"Biz kaosun �ocuklar�y�z ve de�i�imin temel yap�s� bozulmaya do�ru gider. Temelde bozulma ve kaos vard�r. Ama� yoktur, y�n vard�r. Evrenin derinliklerine indik�e kabullenmek zorunda oldu�umuz kasvetle kar��la��r�z." 8

Hayat�n bir hi�lik oldu�unu �ne s�rerek hayata karamsar bir bak�� a��s� getiren bir ba�ka Darwinist ise, �st�n �rk tezleriyle Hitler'e felsefi a��dan destek sa�layan Alman felsefeci Nietzsche'dir.

Nietzsche'nin �ne s�rd��� ve nihilizm yani "hi�lik" olarak bilinen d���nce k�saca ��yledir: Dolay�s�yla Nietzche'nin felsefesinde insan hep amac�n� arar ancak bulamaz ve bunun do�urdu�u karamsarl���, �mitsizli�i ya�ar. �nsan�n varolu� amac�n� ara�t�rmas� do�ru oland�r. Ancak e�er insan, Nietzsche'de oldu�u gibi, as�l amac�n� kesin olarak reddederek, ger�ek d���nda bir ama� aramaya kalkarsa, elbette ki bunu bulamayacakt�r. Ve belirtmek gerekir ki, Nietzsche delirerek �lm��t�r.

Allah taraf�ndan bir ama� i�in yarat�ld���n� unutan toplumlar, mutlaka ahlaki ve manevi ��k�nt�ye u�ramaya mahkumdurlar. Zenginlik, refah, ekonomik kalk�nma ise bu insanlara hi�bir �ekilde huzur ve g�venlik getirmez. Akl�n�n, vicdan�n�n emrettiklerine uymayan, kendisini ba��bo� ve ama�s�z bir varl�k olarak g�ren insanlar� d�nyada mutsuzlu�a, �mitsizli�e, karamsarl��a kapt�ran �ok �ey vard�r. En �nemlisi ise, �l�mle birlikte yokolup gideceklerini zanneden bu insanlar�n, �ld�kten sonra kar��la�acaklar� as�l hayat� g�r�nce duyacaklar� pi�manl�k, mutsuzluk ve karamsarl�kt�r.

Oysa, Allah'a ve ahiretin varl���na inanan bir insan, ne kadar �nemli bir sonu� i�in ya�ad���n�n bilincindedir. Daima Allah'�n r�zas�n� ve cennetini kazanman�n �midini ve sevincini ta��r. Her olayda Allah'a tevekk�l eder; dolay�s�yla hi�bir zaman �mitsizli�e ve karamsarl��a kap�lmaz.

Darwinizmin Sinsi Propagandas�: Dinsizlik

Darwinizmin insanl��a getirdi�i en b�y�k bela hi� ku�kusuz, insanlar� dinden uzakla�t�rmas�d�r. Dinden uzakla�m�� toplumlarda ise, k�sa s�rede �iddetli bir ahlaki ve manevi y�k�m olu�ur. G�n�m�z toplumlar�nda da bunun pek �ok �rne�i ya�anmaktad�r.

Bu noktada baz� kimseler, insanlar�n dinsizliklerinden Darwinizmin sorumlu tutulamayaca��n�, ��nk� dinsiz bir hayat ya�ayan insanlar�n b�y�k bir b�l�m�n�n Darwinizm'in iddialar�ndan habersiz oldu�unu s�yleyebilir. G�n�m�zde Darwinizm'i bilin�li olarak savunan insanlar�n say�s� k�s�tl�d�r. Ancak bu k�s�tl� az�nl�k toplumun fikrine hemen her alanda y�n veren ki�ilerdir. Toplum �zerinde olu�turduklar� etki say�s�z insana ula�maktad�r. Kendi d�nya g�r��lerini b�y�k bir kitleye telkin etme imkanlar� vard�r. S�zgelimi, en �nl� �niversitelerin profes�rleri, �nl� sinema y�netmenlerinin b�y�k bir b�l�m�, d�nyaca �nl� yay�nevleri, gazete ve dergilerin edit�rleri a��rl�kl� olarak evrimcidirler, bunlar�n hitap ettikleri kitleler de, onlar�n telkinlerini almakta, onlar�n evrimci ve din kar��t� d���ncelerini benimsemektedirler.

Sonu� olarak da ortaya bu sapk�n fikirlerin yayg�n olarak kabul g�rd��� toplumlar ��kmaktad�r.

D�nyan�n �nde gelen evrimcilerinden olan Harvard �niversitesi biyologu Ernst Mayr evrim teorisinin toplum hayat�ndaki yeri i�in ��yle der:

"Darwin'den beri herkes insanlar�n maymundan geldi�i ile hemfikir... Evrim insanlar�n d���ncelerini her y�nden etkiliyor: Felsefesini, metafizi�ini, ahlak�n�..." 9

Darwinistler'in sosyal ya�amdaki bu geni� �apl� hakimiyeti, insanlar �zerinde adeta �ok g��l� bir "hipnoz" olu�turmaktad�r. �zellikle herhangi bir d�nya g�r���ne, hatta y�zeysel bir bak�� a��s�na dahi sahip olamayacak kadar tecr�besiz olan gen� jenerasyonun b�y�k bir b�l�m�, bu tarz telkinlere kolayca kap�labilmektedir. Okuduklar� dergiler, seyrettikleri filmler, izledikleri tiyatrolar veya m�zik klipleri, ve en �nemlisi okulda ald�klar� e�itim arac�l��� ile bu insanlar� istenilen d���nce yap�s�na getirmek son derece kolay olmaktad�r. Zaten insanlar�n evrim teorisini, b�t�n aldatmacalar�na ve bilimsellikten uzak yap�s�na ra�men 150 y�ld�r ger�ekmi� gibi zannetmelerinin nedeni de bu telkinlerdir.

Dikkat edilirse g�n�m�zde dinsizlik hemen hi�bir zaman a��k�a propaganda edilmez, kimse kimseye aleni olarak dinsiz olmas�n� anlatmaz. Ancak bunun i�in ilk bak��ta sezilmeyen sinsi y�ntemler kullan�l�r. Dinle, dini konular ile veya dindarl��� ile tan�nan insanlarla alay edilmesi, �ark� s�zlerinde, romanlarda, filmlerde, gazete ba�l�klar�nda, f�kralarda Allah'a ve kadere isyan anlam�na gelen s�zler kullan�lmas�, bu sinsi y�ntemlerden sadece birka��d�r. (Allah'� tenzih ederiz.)

G�n�m�zde Darwinizmi bilin�li olarak savunan insanlar�n say�s� azd�r. Ancak bu az�nl�k toplumun fikirlerine hemen her alanda y�n veren ki�ilerden olu�ur.
Darwinizmin konular� ise, dinsizlik propagandas�n�n en s�k kullan�lan malzemeleridir. En ilgisiz konularda dahi, atalar�m�z�n maymunlarla ortak oldu�u yalan� s�k s�k vurgulan�r. �nsan psikolojisinin tahlilinde bile evrim teorisinin iddialar� sat�r aralar�nda verilir. B�ylece, soruldu�unda Allah'a ve dine inand���n� s�ylese bile, asl�nda dini, ahireti, ahlaki sorumluluklar� hafife alan, Allah'tan korkmayan ve ger�ekte de O'na inanmayan insan topluluklar� olu�ur. Allah korkusuna ve imana sahip olmayan insanlar ise, hi�bir konuda s�n�r tan�maz ve atalar� oldu�unu zannettikleri hayvanlarla benzer bir hayat ya�amaya ba�larlar.

Allah'tan korkup sak�nmayan insanlar�n iffetlerini korumalar� beklenemez; ��nk� bunun i�in riayet etmeleri gereken bir s�n�r olmad���n� d���n�rler. Nitekim g�n�m�zde d�nya �ap�nda �zellikle gen�ler aras�nda giderek daha da yayg�nla�an, ahlaki de�erleri,

Allah'�n h�k�mlerini g�zard� eden bir anlay���n yayg�nla�mas�, bu telkinler sonucudur. Kendilerini ba��bo� b�rak�lm�� g�ren ve kimseye hesap vermeyeceklerini zanneden insanlar, her ge�en g�n daha da ta�k�n bir yap� g�stermektedirler. Zina, bir k�s�m medyan�n �verek ve �zendirerek anlatt���, hatta herkesi davet etti�i, kimse taraf�ndan garipsenmeyen bir fiil haline gelmi�tir. Dikkatli incelenirse, cinayetin, fuhu�un, doland�r�c�l���n, sahtekarl���n her t�rl�s�, r��vet almak, r��vet vermek, yalan s�ylemek; k�sacas� bilinen t�m ahlaks�zca davran��lar�n temelinde dinsizlik oldu�u g�r�l�r. Bu dinsizli�in yay�lma y�ntemlerinin en etkilisi ise, Darwinizmin "ba��bo�, tesad�fler sonucu olu�mu� insan" yalan�n�n topluma �iddetle telkin edilmesidir.

"The Lie: Evolution"(yalan: evrim) isimli kitab�n yazar� Ken Ham, Darwinizmin sebep oldu�u dinsizli�i konu edinerek ��yle demektedir:

"E�er Allah'� inkar eder ve onun yerine �ans ve rastlant�larla dolu olan ba�ka bir inan� koyarsan�z, yanl�� ve do�ru i�in bir temel kalmaz. Kurallar, siz nas�l yapmak isterseniz �yle olur. Mutlakl�k yoktur, tutulmas� gereken prensipler yoktur. �nsanlar kendi kurallar�n� yazarlar ." 10

�nl� evrimci Theodious Dobzhansky ise, Darwinizmin temel olan "do�al seleksiyon" d���ncesinin ahlaki y�nden dejenere bir toplum olu�turdu�unu ��yle kabul eder :

"Do�al Seleksiyon egoizmi, zevk d��k�nl���n�, cesaret yerine korkakl���, sahtekarl��� ve istismar� tercih eder. Toplum eti�i ise "do�al" tav�rlar� yasaklar ve bunlar�n aksi olan nezaket, c�mertlik ve hatta di�erlerinin, toplumun, milletin ve nihayet t�m insanl���n iyili�i i�in kendini feda etmek gibi �zellikleri y�celtir." 11

R. Clark ve J. Bales ise "Bilimadamlar� Neden Evrimi Kabul Ediyorlar?" isimli kitaplar�nda ��yle yazarlar:

"Darwinizm a�g�zl�l��e ve bencil tutkulara bilimsel onayla insanlar�n daha da vah�ile�mesine yard�mc� oluyor."

Darwinizmin Olumsuz Telkinleri

G�n�m�zde �evremize ��yle bir bakarsak, Darwinist ahlak�n neden oldu�u derin ve son derece �nemli tahribatlar�n izlerini hemen g�rebiliriz. �nsanlar�n birbirlerinden kopuk, yard�mla�ma, fedakarl�k, sayg� ve sevgi ba�lar� olmadan ya�amalar�n�n, ilerlemenin, geli�menin, uygarla�man�n bir sonucu oldu�u toplumlara empoze edilmektedir. Daha fazla �retim ve geli�me i�in b�yle bir sonuca katlan�lmas� gerekti�i telkini s�k s�k verilmektedir. Oysa bu, geli�menin ve uygarl���n de�il, insanlar�n kendilerini "hayvan stat�s�"ne getirmelerinin bir sonucudur.

Ger�ekte ise, insan bir hayvan t�r� de�ildir ve hi�bir hayvandan t�rememi�tir. �nsan, Allah'�n ak�l, bilin�, vicdan ve ruh sahibi olarak yaratt���, t�m di�er canl�lardan bu �zellikleri ile tamamen ayr�lan bir varl�kt�r.
Ger�ekte ise, insan bir hayvan t�r� de�ildir ve hi�bir hayvandan t�rememi�tir. �nsan, Allah'�n ak�l, bilin�, vicdan ve ruh sahibi olarak yaratt���, t�m di�er canl�lardan bu �zellikleri ile tamamen ayr�lan bir varl�kt�r. Ancak Darwinist-materyalist ahlak�n b�y�s� alt�ndaki insanlar bu �zelliklerini unuturlar ve �o�u zaman hayvanlarda dahi g�r�lmeyecek k���kl�klere, ahlaks�zl�klara, vicdans�zl�klara ve �uursuzluklara tenezz�l ederler. Sonra da "bizim soyumuz zaten hayvan, bunlar da onlardan kalan genetik miras" diyerek, kendi iradesizliklerine ve �uursuzluklar�na s�zde bilimsel bir zemin haz�rlarlar.

Bir�ok Darwinist davran�� bilimci, bu mant�ktan yola ��karak, insanlar�n su�a e�ilim g�stermelerinin nedeninin, hayvan olan atalar�ndan kendilerine kalan bir miras oldu�unu iddia etmektedir. �nl� evrimci Stephen Jay Gould, "Ever Since Darwin" isimli kitab�nda ilk olarak �talyan fizik�i Lombroso taraf�ndan �ne s�r�len bu iddiay� ��yle aktar�r:

"Su�lulu�a ili�kin biyolojik kuramlar pek yeni say�lmazd�, ama Cesare Lombroso (�talyan bir hekim) bu tart��maya yepyeni, evrimsel bir y�n verdi. Do�u�tan su�lular sadece zihinsel dengesi bozuk ya da hasta de�illerdi; daha �nceki bir evrimsel a�amaya geri d��m��, s�zc���n tam anlam�yla soya �ekmi�lerdi. �lkel ve maymunsu atalar�m�z�n kal�tsal �zellikleri genetik repertuar�m�zda korunur. Baz� talihsiz bireyler normalden �ok fazla atasal �zelli�e sahip olarak do�ar. Davran��lar� ge�mi�in baz� yaban�l toplumlar� i�in uygun olsa bile, bug�n bu davran��lara su� diyoruz. Do�u�tan su�luya ac�yabiliriz ��nk� kendine hakim olamaz; ama eylemlerine ho�g�r� g�steremeyiz." 12

�nsanlar� D arwinizmin karanl�k b�y�s�nden kurtarmak i�in, yap�lan bu olumsuz telkinlere kar�� yo�un bilgilendirme �al��malar� yap�lmal�d�r. Zira do�ru olan s�ylendi�inde, yanl�� olan ne kadar tekrarlan�rsa tekrarlans�n yerle bir olmaya mahkumdur.
Yani Darwinistler'in iddialar�na g�re, bir insan�n di�erini �ld�rmesi, ona ac� �ektirmesi, h�rs�zl�k yapmas�, kavga ��karmas�, ona, maymun atalar�ndan genetik olarak aktar�lm�� bir mirast�r. Dolay�s�yla bu iddiaya g�re, i�ledi�i su�lar o insana ait de�ildir ve mazur g�r�lmelidir.

Bu iddialardan da anla��ld��� gibi, Darwinist d���nce, insan�n sahip oldu�u vicdan�, iradeyi, karar verme, muhakeme etme yeteneklerini tamamen hi�e sayar ve insan�, ayn� hayvanlar gibi i�g�d�leri ile hareket eden, ak�ls�z bir mahluk olarak kabul eder. Bu anlay��a g�re vah�i bir aslan nas�l i�indeki sald�rganl��� dizginleyemez, �fkesini yenerek, affederek, sab�r g�stererek erdemli bir tav�r g�steremezse, insan da ayn� �ekilde davran�r. B�yle insanlar�n bar�nd��� bir toplumun huzursuz, g�vensizlik, karga�a ve �at��ma i�inde olaca�� a�ikard�r.

Kaynaklar:

1 Phillip E. Johnson, Defeating Darwinism, Intervarsity Press, 1997, s.103-104
2 Michael Denton, Evolution: A Theory in Crisis, 1988, s. 358
3 Charles Darwin, The Descent of Man and Selection in Relation to Sex, New York: D. Appleton and Company, 1871 (1896 bask_s_), s.403
4 Lorraine Lee Larison Cudmore, "The Center of Life," in Science Digest, Kas_m 1977, s. 46
5 Peter Singer, "Sanctity of Life or Quality of Life?, Pediatrics, Temmuz1983, s. 128-129
6 Martin Mawyer, "Death Act Dies in California", Fundamentalist Journal, 7 Haziran 1988:61
7 Barbara Burke, "Infanticide", Science 84, May_s 1984, s. 29
8 Richard Dawkins, Unweaving The Rainbow, Houghton Mifflin Company, Newyork, 1998, p. �x
9 Ernst Mayr, "Interview", Omni, March/April 1988, p. 46; cited in Henry M. Morris, John D. Morris, The Modern Creation Triology, Vol. 3, p. 12
10 Kenneth A. Ham, The Lie Evolution, Master Books, April 1997, p. 84
11 Theodosius Dobzhansky, "Ethics and Values in Biological and Cultural Evolution", Zygon, the Journal of Religion and Science, as reported in Los Angeles Times, part IV
12 Stephen Jay Gould, Ever Since Darwin, W. W. Norton & Company, New York 1992, p. 223

Sonraki Sayfa

e-mail: [email protected]